EK MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ VE YURT DIŞINDAN GETİRİLEN TELEFONLARA UYGULANAN HARÇLAR HUKUKA UYGUN MU
- Av.Tayfun Aydoğmuş Hukuk Bürosu
- 13 Tem 2023
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 7 Ara 2024
Yapılan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin ardından aslında beklenen oldu ve zamlar ardı arkasına gelmeye başladı. Zam ve artışlardan yazının yayımlandığı tarih itibarıyla en dikkat çeken ikisi 2023 yılında bir defaya mahsus alınacak EK Motorlu Taşıtlar Vergisi ve yurt dışından getirilen telefonlara uygulanan harçlardır. Bu konu pek çok haber kanalında siyasi ve iktisadi yönüyle tartışıldı. Biz ise bu yazıda bu iki kalem vergi/harcın hukuka uygun olup olmadığını kısaca inceleyeceğiz.

EK MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ
Kanun Değişiklik Teklifi
EK Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanun Teklifi'nde 06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremin etkilerinin azaltılması gerekçe olarak gösterilmiştir. Hatta deprem nedeniyle eşi veya birinci dereceden kan hısımlarını kaybedenler ile deprem nedeniyle yıkılan, ağır ya da orta hasarlı hale gelen binaların malikleri istisna tutulmuştur. Peki pek çok mükellef için ilave vergi olarak düzenlenen bu kanun hukuka uygun mu?
EK MTV Anayasa'ya Aykırı Mı?
Bu soruyu cevaplayabilmek için esasen Anayasa Mahkemesinin 07.10.2003 tarih ve 2003/73 E., 2003/86 K. Sayılı kararının incelenmesi faydalı olacaktır. Nitekim incelemeye konu kararda da aynen şu anki durumda olduğu gibi bir defaya mahsus ilave Ek MTV alınmasına ilişkin düzenlemenin iptali konusu Anayasa Mahkemesi tarafından değerlendirilmiştir. Anayasa Mahkemesi bu kararında özetle;
...devletin vergilendirme yetkisinin sınırı, aynı zamanda kişilerin hak ve özgürlüklerinin de sınırını oluşturduğundan, bu yetkinin keyfiliğe kaçacak biçimde kullanılmasının önlenmesi, hukuk devleti olmanın gerekleri arasında öncelikli bir yere sahip bulunmaktadır. Vergilendirme alanında olası keyfi uygulamalara karşı düşünülen ilk önlem, kuşkusuz yasallık ilkesidir. Ancak vergilerin yasayla getirilmesi, yalnız başına vergilendirme yetkisinin keyfi kullanılarak adaletsiz sonuçlar doğurmasını engelleyemeyeceğinden, yasallık ilkesi yanında verginin genel ve eşit olması, idare ve kişiler yönünden duraksamaya yol açmayacak belirlilik içermesi, geçmişe yürümemesi, öngörülebilir olması ve hukuk güvenliği ilkesine de uygunluğunun sağlanması gerekir.
Vergide genellik ilkesi, herhangi bir ayırım yapılmaksızın malî gücü olan herkesin vergi yüküne katılmasını ve vergi ödemesini ifade eder. Malî güce göre vergilendirme, verginin, yükümlülerin ekonomik ve kişisel durumlarına göre alınmasıdır. Bu ilke, aynı zamanda vergide eşitlik sağlanmasının uygulama aracı olup, malî gücü fazla olanın malî gücü az olana göre daha fazla vergi ödemesini gerektirir. Vergide eşitlik ilkesi ise malî gücü aynı olanlardan aynı, farklı olanlardan ise farklı oranda vergi alınması esasına dayanır......
Öte yandan, Yasa'nın madde gerekçesinde, ek motorlu taşıtlar vergisine ilişkin hükmün iptali nedeniyle ortaya çıkan ve uygulanmakta olan ekonomik program hedeflerini tehlikeye düşüren gelir kaybının telafisi amacıyla düzenleme yapıldığı açıklanmakta ise de bunun olağanüstü koşulların zorunlu kıldığı bir neden olarak kabulü mümkün görülmemiştir.
Dava konusu düzenleme ile malî güç nazara alınmaksızın ve olağanüstü bir durum da olmaksızın ikinci kez vergi tahakkuk ve tahsil edilmek suretiyle vergi yükü araç sahipleri aleyhine ağırlaştırıldığından, 21. maddenin birinci fıkrası Anayasa'nın 2., 10. ve 73. maddelerine aykırıdır, iptali gerekir." şeklinde hüküm kurmuştur.
Sonuç
Görüldüğü üzere Anayasa Mahkemesi 2003 tarihli kararında EK Motorlu Taşıtlar Vergisine İlişkin Düzenlemeyi Anayassa'ya aykırı bularak iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararındaki tespitleri doğrultusunda araç sahiplerine Ek MTV getiren düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğu kanaatindeyiz. Bu sebeple mükelleflerin Vergi Mahkemelerine iptal davası açması ve bu davalarda Anayasa'ya aykırılık iddiasında bulunmaları faydalı olacaktır.
YURT DIŞINDAN GETİRİLEN TELEFON KULLANIM İZİN HARCI
Yakın Tarihte Harç Miktarı
2022 yılı sonuna kadar 2.732,00-TL olan harç önce 2023 yılı başında 6.091,00-TL'ye, daha sonra da Temmuz 2023 tarihi itibarıyla 20.000,00-TL'ye çıkarılmıştır. Yazının başında da belirttiğimiz üzere Ek MTV ile birlikte en çok dikkat çeken ikinci hususun Yurt Dışından Getirilen Telefonlara Uygulanan İzin Harç olmasının temel gerekçesi de 7 ay içerisinde harca yapılan zam miktarı.
Yurt Dışından Getirilen Telefon Kullanım İzin Harcı Hukuka Aykırı Mı?
Bu harcın yalnızca 7 ay içerisinde 7,32 kat artırılması Cumhurbaşkanı Kararı ile belirlenen miktarın hukuka uygun olup olmadığına ilişkin soruları gündeme getirmiştir. Bu konuya ilişkin de Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 26.04.2023 tarihli ve 2023/582 E., 2023/414 K. Sayılı kararını inceleme faydalı olacaktır. Nitekim incelemeye konu kararda da Yolcu Beraberinde Getirilen Telefon Kullanım Harcı Tutarının Yeniden Belirlenmesine yönelik düzenlemenin iptali konusu Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu tarafından değerlendirilmiştir. Bahse konu kararda özetle;
"492 sayılı Harçlar Kanunu'nun mükerrer 138. maddesinin ikinci fıkrasında, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan maktu harçların (maktu ve nispi harçların asgari ve azami miktarlarını belirleyen hadler dahil), o yıl için tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranında artırılacağı, aynı maddenin dördüncü fıkrasının üçüncü cümlesinde ise, Cumhurbaşkanının, bu Kanun'a bağlı tarifelerde yer alan maktu harçları veya bu harçların yeniden değerleme oranı uygulamak suretiyle belirlenmiş olan tutarları (maktu ve nispi harçların asgari ve azami miktarlarını belirleyen hadler dahil) ile nispi harçları, tarifeler yahut tarifelerin ilgili fıkra ve bentleri itibarıyla, birlikte veya ayrı ayrı olmak üzere; maktu harçlarda yirmi katına, nispi harçlarda ise bir katına kadar artırmaya, uygulanmakta olan maktu harçları yarısına, nispi harçları ise Kanun'la belirlenen oranların onda birine kadar indirmeye, bu had ve miktarlar arasında yeni had, miktar ve nispetler tespit etmeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
09/11/2018 tarih ve 30590 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 320 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı'nın 1. maddesinde, 02/07/1964 tarih ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (8) sayılı tarifenin VIII-Yolcu beraberinde getirilen telefon kullanım izin harcı başlıklı bölümünün (1) numaralı fıkrasında yer alan maktu harç tutarının 500 TL olarak yeniden belirlendiği, 2. maddesinde, bu Karar'ın yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği, 3. maddesinde de bu Karar'ın hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanının yürüteceği belirtilmiştir.
492 sayılı Kanun'un mükerrer 138. maddesinin ikinci fıkrası ile her takvim yılı başında, önceki yılda uygulanan maktu harçların, o yıl için belirlenen yeniden değerleme oranında artırılacağı düzenlenmiş ve bu tutarın belirlenmesinde Cumhurbaşkanına yetki verilmemiştir.
Cumhurbaşkanına verilen yetki, aynı maddenin dördüncü fıkrasının üçüncü cümlesinde düzenlenmiştir.
Buna göre Cumhurbaşkanı tarifede yer alan maktu harçları veya bu harçların yeniden değerleme oranı uygulanmak suretiyle belirlenen tutarları ile nispi harçları, yine Kanun'da belirtilen oranlarda değiştirebilecektir.
Anılan düzenlemede Cumhurbaşkanı tarafından yapılacak değişikliğin yürürlüğe gireceği tarih konusunda bir sınırlama da getirilmemiştir.
Diğer yandan, harç, fertlerin özel menfaatlerine ilişkin olarak kamu müesseseleri ve hizmetlerinden faydalanmaları karşılığında yaptıkları ödemeler olup olayda, harca esas işlemin, yurt dışından telefon getirilmesi değil, kayıt işlemi için Bilgi Teknolojileri Kurumu tarafından izin verilmesi olduğu da görülmektedir.
Bu bakımdan, telefon kullanım izin harcının 170,70 TL'den, 500,00 TL'ye yükseltilmesinin Cumhurbaşkanına Kanun ile verilen yetki sınırları içinde olduğu ve bu yetkinin yalnızca takvim yılı başında kullanılacağı yolunda bir sınırlama da olmadığı anlaşıldığından, dava konusu 08/11/2018 tarih ve 320 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı'nda hukuka aykırılık görülmemiştir." şeklinde hüküm kurmuştur.
Sonuç
Görüldüğü üzere Cumhurbaşkanı tarafından Yeniden Belirleme Oranı ile tespit edilen miktarın 20 katından fazla olmamak kaydıyla Yolcu beraberinde getirilen telefon kullanım izin harcının belirlenmesinde herhangi bir hukuka aykırılık görülmemektedir.
Comentários